Somut olmayan kültürel miras öğeleri konusunda bir hayli zengin olan Tire, pek çok değerli geleneğini özenle koruyabilmiş ve günümüze kadar getirebilmiştir.
Beledi Dokuma
Tire’de 15. Yüzyılda geliştirilen bir tezgâhta, jakarlı dokumanın atası sayılan, ‘Beledi Dokuma’ keşfedilmişti. 13 ayaklı bu tezgâhtan çıkan kumaşlar da saray perdelerinden Yeniçerilerin zıbınlarına dek pek çok yerde kullanılmıştır.
Beledi dokumanın en önemli özelliklerinden biri, kumaşın iki yüzünün de dokunması ve çift taraflı kullanılabilmesidir. Diğer önemli özelliği ise 60 cm. enindeki dokuma tezgâhında, kumaşın boyunun uzatılmasıyla sınırsız sayıda desen oluşturulabilmesidir. İpek, keten ve pamuğun hammadde olarak kullanılabilmesi, ürün yelpazesinin geniş olmasını sağlamaktadır.
Beledi dokuma 1900’lerin başlarında Tire’deki 60 tezgâhta üretilirken; günümüzde ise T.C. Tire Belediyesi öncülüğünde varlığını sürdürmekte ve ulusal-uluslararası pek çok saygın fuarda yerini almaktadır.
Urgancılık
Sağlamlığı ve beyazlığıyla Anadolu’nun her yanında şöhret kazanan Tire urganları, yüzyıllar boyu talep gören ürünlerden biri olmuştur. Öyle ki Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethederken gemilerini, Tireli ustaların ördüğü urganlardan faydalanarak Haliç’e çektirmiştir. Bunun neticesinde urganların üzerindeki ‘Tire Malıdır’ ibaresi, büyük bir kalite göstergesi olmuştur.
Nalıncılık
Tire, kadife üzerine sırmayla işlenen nalınlarıyla ünlü bir yerleşimdir. Geçmişte çeyiz sandıklarının olmazsa olmazı olan; günümüzde ise hediyelik eşya olarak tercih edilen nalınlar, Tire’nin simgelerinden biridir.
Körüklü Çizme
Taban astarı dana derisinden, astarı keçi derisinden, taban ve ökçesi ise köseleden üretilen; ‘Baklava(Akordeon) Körük’ ve ‘Düz Körük’ çeşitleri olan ve geleneksel üretim yöntemlerine sadık kalınarak tamamen elde üretilen, sağlıklı bir ayak giyimidir. Cumhuriyet Dönemi’nde zeybek dansı icra edenlerin ve devecilerin sıklıkla tercih ettiği körüklü çizme, önemli ustalarıyla Tire’de hala mevcudiyetini sürdürmektedir.
Keçecilik
Tire’nin el sanatları konusunda en meşhur olduğu alanlardan biri de keçeciliktir. Keçe, hazırlanışı zor, kullanışı ise rahat ve sağlıklı bir el sanatı ürünüdür. Koyun ve kuzu yününden yapılır. Keçede daha çok kırmızı ve lacivert renk kullanılır. Günümüzde gelişmekte olan teknolojiyle fabrikasyon keçe üretimi yapılmakta ise de Tire’de hala geleneksel yöntemlerle keçe yapımı devam etmektedir. Keçeden günümüzde şal, terlik, takı, cüzdan, kemer, yelek, yastık, çanta gibi gündelik hayatta daha sık kullanılan, çağdaş desenli ürünler elde edilmektedir.
Hasırcılık
Konut ve kırsal kesim yazgısı olan hasır, bataklık bitkisi olan sazdan dokunur. İnce ve kaba hasır olmak üzere iki çeşide ayrılır. İnce hasır evlerde, kaba hasır ise kırsal alanda kilim olarak kullanılır. Kaba hasır cenaze defnedilmesinde koruyucu örtü olarak da işlev görmektedir. Tire’deki hasırcılığın merkezi Boynuyoğun köyüdür. Hasırın hammaddesi olan ince saz, Tire’nin Belevi gölünden sağlamaktadır. Dokunan hasırlar da Tire’nin Salı pazarında köy kadınları tarafından satılmaktadır.
Yorgancılık
Oldukça zengin motiflere sahip olmalarıyla ünlenen Tire yorganları, Tire2nin önemli geleneksel el sanatlarından biridir. Yorgancılar Sokağı olarak da bilinen Uzun Çarşı’da ve Tire Kent Müzesi’nde; halen geleneksel motifleri rengârenk kumaşlara işleyerek, eşsiz yorganlar üreten yorgancılara rastlamak mümkündür. Yorgancılık, el sanatları içinde, şehir içi ve dış pazarlardaki yeri nedeniyle önemli bir yere sahiptir.
Kalaycılık
Kalaycılık, bakır gereç üretiminin zorunlu kıldığı, onun ayrılmaz bir parçası olan başka bir zanaattır. Bakır araç ve gereçlerin korunması için onların belirli aralıklarla kalaylanması gerekmektedir. Oldukça ustalık gerektiren kalaylamada; bakır kaplar önce tuzruhuyla ardından da kumla temizlenir. Daha sonra eritilmiş kalayla birlikte odun kömürü ateşinde kalaylanan kaplar, pamukla silinerek ilk günkü gibi yeni hale gelir.
Tire’deki kalaycılık, eski tarihlerden bu yana, geleneksel yöntem ve nedenlerden dolayı yaşatılmaya devam etmektedir.
Semercilik
Tire’de zamana karşı direnen el sanatlarından biri de semerciliktir. At, eşek ve develerin boncuklarla, işlemelerle süslü semerlerini yapan ustalar, hala var gücüyle çalışmaktadırlar.